Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş’in kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedenine ulaşıldı. Ölümünün üzerinden bir yıl geçmesine rağmen soruşturma hâlâ belirsizliklerle devam ediyor.
Dosya avukatı Medine Turantaylak, Kabaiş’in vücudunda iki farklı erkeğe ait DNA örneği ve atletinde başka bir kadına ait kan bulunduğunu, ancak bu delillerin kime ait olduğunun hâlâ tespit edilmediğini söyledi.
Kan izi tespit edildi
Dosya ile ilgili medyada yer alan birçok bilginin asılsız olduğunu söyleyen Medine Turantaylak, tek doğru bilginin rapordaki iki erkeğe ait DNA örneği ile Rojin Kabaiş’in atletindeki kan izi olduğunu aktardı. Medine Turantaylak, “Ancak bu DNA’ların kime ait olduğu ve vücudun neresinde olduğu belli değil. Yine atlete bulunan kanın, Rojin dışında başka bir kadına ait olduğu fakat atletteki kanın hangi kadına ait olduğu tespit edilebilmiş değil. Bunlar doğru bilgiler ancak hala bir şüpheli tespiti bulunmuyor” diye belirtti.
Şüpheli kadın ölümleri ve cezasızlık
Şüpheli kadın ölümlerinin dosyalarına işaret eden Medine Turantaylak, soruşturmada en başta yapılması gerekenler yapılmadığı için bu ölümlerin arttığını dile getirdi. Bu dosyalarda delillerin bulunmadığını belirten Medine Turantaylak, “Rojin Kabaiş ilk kaybolduğunda yeterli arama ve kurtarma çalışması yapılsaydı belki de bugün dosyada geldiğimiz nokta başka olurdu. İlk kaybolduğunda savcıyla görüştük ve arama kurtarma çalışmalarının yeterli olmadığını ifade ettik. Gece vakti arama kurtarma çalışmalarının yapılmadığını söyledik fakat buna rağmen yeterli düzeyde bir arama kurtarma yapılmadı. Rojin’in bedeni uzun süre suda kaldı. Raporda da, cenazenin bulunduğu ana kadar suda kaldığı söylendi. En başta yapılması gereken yapılsaydı, deliler hızlı toplansaydı, Rojin gibi kaybolma vakalarında yeterli arama kurtarma yapılsaydı daha fazla veri elde ederdik. Suda kalma süresi daha kısa olsaydı otopsi raporunda başka veriler olabilirdi. Yargının aslında yapması gereken şu; Türkiye'de bir kadın kırımı olduğu kabul edilmeli ve bu kırıma karşı yargının ivedi ve hızlı bir şekilde davranmasıdır. Deliler kaybolmadan toplansa belki de bu kadar cezasızlıkla sonuçlanan dosya görmeyeceğiz. Faillerin yargılandığı dosyaları göreceğiz” ifadelerini kullandı.
Adli Tıp Kurumu raporunda ölüm sebebi “suda boğulma” olarak belirtildi. Ancak Kabaiş’in kaybolma sürecinde yeterli arama yapılmadığı, delillerin zamanında toplanmadığı ve sürecin eksik yürütüldüğü vurgulandı.
Turantaylak, “Asıl mücadelemiz cezasızlığa karşı. Rojin için adalet sağlanmalı. İnsanlar bıkmadan usanmadan ‘Rojin’e ne oldu?’ sorusunu sormalı” dedi.





