Politika

Hatimoğulları'ndan Barış Günü'nde Öcalan çağrısı

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde yaptığı konuşmada Abdullah Öcalan ile görüşme çağrısını yineledi.

Abone Ol

1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında düzenlenen mitingde konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, barış, demokratik çözüm ve Kürt sorununun çözümüne ilişkin önemli mesajlar verdi. Hatimoğulları, Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'na çağrıda bulunarak, Abdullah Öcalan ile görüşme sürecinin başlatılması gerektiğini belirtti.

“Yarın Yapacağız’ Demek İpe Un Sermektir”

Parlamentoda kurulan komisyonun önemli bir adım olduğunu vurgulayan Hatimoğulları, bu yapının somut adımlar atmaması durumunda güven kaybedeceğini belirtti. “Kişiyi niyet mesajlarıyla ve hele ‘yarın yapacağız’ yaklaşımıyla ipe un seriliyorsa bunu kabul etmek mümkün değildir” dedi. Komisyonun, infaz yasası, kayyum uygulamaları ve demokratik yerel yönetimlerle ilgili düzenlemeleri acilen ele alması gerektiğini ifade etti.

“Öcalan ile Görüşme Sağlanmalı”

Hatimoğulları, Abdullah Öcalan’ın barış süreci açısından kilit bir aktör olduğunu vurgulayarak, onun özgür koşullarda çalışabileceği ve herkesle görüşebileceği bir ortamın sağlanması gerektiğini dile getirdi. “Öcalan’ın çağrısı sıradan bir siyasi hamle değil, stratejik bir adımdır” ifadelerini kullandı.

Seçilmişler ve Siyasi Tutuklular İçin Serbestlik Çağrısı

Hatimoğulları, kayyum uygulamalarına sert sözlerle karşı çıkarak, seçilmiş belediye başkanlarının görevlerine iade edilmesi gerektiğini söyledi:

“İstanbul’un da Van’ın da iradesi gasp edilemez. Kayyımı da kabul etmiyoruz, muhalefete baskıyı da kabul etmiyoruz.”

Ayrıca AİHM ve AYM kararlarına rağmen tutuklu bulunan Osman Kavala, Can Atalay, Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş ve Kobani Davası tutuklularının serbest bırakılması gerektiğini belirtti.

Öcalan’ın Mektubu Mitingde Okundu

DEM Parti Van Milletvekili Gülcan Kaçmaz, mitingde Abdullah Öcalan’ın gönderdiği bir mektubu kamuoyuyla paylaştı. Öcalan, mesajında barışın sadece silahların susması olmadığını, özgürlük, adalet ve demokratik yaşamın sağlanmasıyla gerçek barışın tesis edilebileceğini belirtti. Halkları barış ve özgürlük yürüyüşünü büyütmeye çağırdı.