Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum, gündemdeki yeni anayasa çalışmaları ve geçiş süreci hakkında açıklamalarda bulundu. Uçum, çözüm süreci olarak adlandırılan önceki döneme kıyasla, şu an yürütülen sürecin “çözüm” değil, “geçiş süreci” olduğunu belirtti.

Türk vatandaşlığı ve anayasal düzenleme

Uçum, yeni anayasa kapsamında yapılabilecek olası düzenlemeler hakkında şunları söyledi:

“Etnik kimliğine ve dini aidiyetine bakılmaksızın Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne hukuken bağlı olan herkes Türk vatandaşıdır.”

Türkçe’nin devletin tek resmi dili ve eğitim dili olmasının tartışma konusu olmadığını vurgulayan Uçum, diğer dillerin öğretilmesine ilişkin usul ve esasların kanunla düzenleneceğini belirtti:

“Türkçe'nin devletin dili yani tek resmi dil olması, eğitim dili olması elbette tartışma konusu değildir. Bununla birlikte Türkçe'den başka dillerin öğretimine ilişkin usul ve esasların kanunla düzenleneceğini içeren anayasal bir hüküm getirilebilir.”

Yerel yönetim reformları

Uçum, yerel yönetimler konusunda reform gündeminin olduğunu ve üniter yapıyı destekleyecek bir yapı öngörüldüğünü açıkladı. Yerel meclislerin bütçe taslakları ve denetim yetkilerinin güçlendirileceğini, merkezin yerel icradaki sorumluluğunun artırılacağını söyledi. Bu konuların artık ayrılıkçı yaklaşımlarla değil, tüm toplumun ortak politikalarıyla ele alınacağını vurguladı.

Geçiş süreci ve terörle mücadele

Önceki çözüm sürecinden farklı olarak yeni aşamanın, terörle mücadelenin aktif ve destek unsurlarına yönelik uygulamalarla yürütüldüğünü belirten Uçum, sürecin adını şöyle açıkladı:

“Bu sürecin adı 'çözüm süreci' değil, 'terörsüz Türkiye'ye geçiş süreci'dir.”

Geçiş süreci kanunu önerisi

Uçum, yaptığı açıklamada bu döneme özgü bir “Geçiş Süreci Kanunu” çıkarılması gerektiğini ifade etti. Önerisinin gerekçelerini şöyle sıraladı:

Rutin Dışı Bir Süreç: “Bu dönemin rutin dışı bir geçiş süreci olması nedeniyle, rutin yaklaşımlarla ele alınamayacağını belirtti.”

Komisyonun Görev Alanı: TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun kanun teklifleri konusunda hukuk politikası belirleme görevine dikkat çekti.

Özgün Bir Düzenleme: “Halihazırda örgütün kendini feshettiği ve silahların yakılmasıyla silah bırakma aşamasına geçilen bu duruma uygun, özel ve tek bir kanun düzenlemesi yapılması gerektiğini söyledi.”

Kanunun içeriği ile ilgili olarak Uçum, terörün kayıtsız, şartsız ve pazarlıksız sona erdirilmesinin temel alınması gerektiğini vurguladı. Ayrıca toplumsal ve ekonomik hayata katılım, entegrasyon hukuku, ceza ve infaz hukuku ile sosyal hukuk konularını kapsaması gerektiğini belirtti. Kanunun Anayasa’ya aykırı hiçbir hüküm içermemesi ve devlet, ülke ve millet hassasiyetlerine uygun olması gerektiğini de ifade etti.

Uçum’a göre, bu kanun genel talepleri değil, kapsamdaki kişiler için geçişi sağlayacak teknik ve pratik hukuki koşulları ele almalı.

Kaynak: karar.com