Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla birlikte Diyarbakır ve İstanbul’da yapılan açıklamalarda, anadilde eğitimin temel insan hakkı olduğu vurgulandı. Diyarbakır’da düzenlenen basın açıklamasında Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları, Mezopotamya Dil ve Kültürel Araştırma Derneği (MED-DER), Eğitim Sen ve çeşitli kurum temsilcileri bir araya gelerek güçlü mesajlar verdi. Aynı gün İstanbul'dan da destek açıklaması geldi.
“Kimliğimizden Vazgeçmeyeceğiz”
Etkinlikte yapılan açıklamada, anadilde eğitim hakkının evrensel bir insan hakkı olduğu ifade edildi. Açıklamayı okuyan Serhat Kılıç, “Kürt halkının yıllardır talep ettiği bu hak, görmezden gelinemez. Anadilin tanınmaması, kimliğimizin inkârıdır. Barışın önündeki en büyük engel budur” dedi.
Katılımcılar, Kürt çocuklarına eğitim değil, “asimilasyon politikaları” uygulandığını savunarak, “Her ev bir Kürtçe okulu olmalı. Anadilde eğitim hakkımızdır, tartışma konusu değildir” mesajını verdi.
Meclis Başkanı Kurtulmuş’a Tepki
Açıklamada, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un “Anadilde eğitim için herhangi bir talep yok” sözlerine de yanıt verildi. “Bu doğru değildir. Biz yıllardır meydanlarda, sokaklarda bu hakkı savunuyoruz” denildi.
İstanbul’dan DILKURD Desteği
İstanbul'da faaliyet yürüten Kürtçe Gönülleri Birliği (DILKURD) da yazılı bir açıklama yaparak Diyarbakır’daki taleplere destek verdi. Açıklamada, eğitim sisteminin Kürt çocukları için hâlâ inkârcı bir düzende işlediği belirtildi. DILKURD, devletin Kürtçeye yönelik yaklaşımını “bilinmeyen dil” ifadesiyle eleştirerek, bu politikanın milyonlarca Kürt yurttaşı yok saymak anlamına geldiğini ifade etti.
- DILKURD’un 4 Maddelik Talebi
- Kürt çocuklarının anadilde eğitim alma hakkı tanınmalı
- Sadece seçmeli ders değil, tam müfredat oluşturulmalı
- Kürtçeye, Türkçeye sağlanan kaynak ve olanaklar sağlanmalı
- Anadilde eğitimin önündeki tüm yasal ve fiili engeller kaldırılmalı
Barış ve Eşitlik Vurgusu
Her iki açıklamada da barışın, eşitliğin ve adaletin ancak dillerin özgürleşmesiyle mümkün olacağı ifade edildi. Açıklamalar, "Kürtçenin önü açılsın! Anadilde eğitime derhal başlansın!" çağrısıyla sona erdi.
