Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP'nin eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, siyasi sürece ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. "QAD" adlı site için kaleme aldığı "Korkma! Barış" başlıklı yazısında, anayasa değişikliği, seçimler ve ittifaklar gibi konularda herhangi bir pazarlık yapılmadığını belirterek, "Bununla birlikte, demokrasinin temel ilkeleri referans alarak DEM Partisinin de siyasi ve seçim iş birlikleri yapma hakkı vardır" dedi. Demirtaş, siyasetteki tıkanıklığı aşmak için hukuki ve siyasi adımların atılmasının gerektiğini vurguladı.
Demirtaş, yazısında, barış sürecinin ilerleyebilmesi için silahların bırakılmasının ve silah bırakanların hukuki ve siyasi durumlarının netleştirilmesinin şart olduğunu söyledi. "Helva yapmak için un, yağ, şeker varsa da tencere, kaşık ve ocak gerekir. Bu da sürecin gerekliliğidir," diyerek, barışın inşası için somut adımlar atılması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Abdullah Öcalan’ın PKK Kongresi'ne katılmayacağını, ancak mesaj göndereceğini de belirtti.
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Kürtlerin de Devletidir"
Demirtaş, yazısında, Kürtlerin kendi bağımsız devletlerini kuramayacaklarını ancak Türkiye Cumhuriyeti'nin bir parçası olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtti. "Kürtler, dillerini, kimliklerini saklamak zorunda kalmadan, korkmadan ve ayrımcılığa uğramadan Türkiye Cumhuriyeti'ne entegre olmalıdır," dedi. Türkiye'nin yeni bir paradigmayı kabul etmesi gerektiğini vurgulayan Demirtaş, Türk ve Kürt halklarının birlikte barış içinde yaşaması gerektiğini savundu.
Yeni Paradigma: Birlikte Güçlü Türkiye
Selahattin Demirtaş, geçmişin alışkanlıklarını ve tabularını yıkmak gerektiğini söyledi. Türkiye’nin güçlü bir devlet olduğunu belirten Demirtaş, bölgedeki Kürt halklarının da Türkiye'nin güvencesinde barış ve istikrara kavuşabileceğini ifade etti. "Artık silah, kan, acı aradan çıkmıştır. Önümüzdeki tek engel eskiye olan bağımlılığımızdır," diyerek, herkesin bu yeni sürece hazır olması gerektiğini vurguladı.
Demirtaş, yazısının sonunda, Kürt ve Türk halklarının birlikte kazandığı bir geleceği işaret ederek, barışın herkes için kazanılacak bir değer olduğunu söyledi.