Mersin’de “halkı yanıltıcı bilgi yayma” iddiasıyla Mimoza Kadın Derneği üyesi Şehriban Şeker hakkında açılan davanın ilk duruşması görüldü.
DAVA SÜRECİ
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı, Şehriban Şeker hakkında 6 Mayıs 2025’te Mezopotamya Ajansı’na verdiği demeç nedeniyle “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla iddianame hazırladı.
Savcı Emrullah Polat imzalı iddianamede, Şeker’in Gülistan Doku ve Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümlerine ilişkin “delillerin karartıldığı, intihar algısının oluşturulmaya çalışıldığı ve kadın cinayetlerinin üzerinin örtüldüğü” yönündeki ifadeleri suç unsuru olarak değerlendirildi.
Mersin 15’inci Asliye Ceza Mahkemesi, iddianameyi kabul ederek dava açtı. Savcılık, Şeker’in Türk Ceza Kanunu’nun 217/A ve 53. maddeleri uyarınca cezalandırılmasını talep etti.
“VERDİĞİM DEMEÇTE YANILTICI BİLGİ YOKTUR”
Mahkemede savunma yapan Şehriban Şeker, açıklamalarının Doku ve Kabaiş’in aileleri ile avukatlarının beyanlarına dayandığını vurguladı.
Şeker, “Rojin Kabaiş’in dosyasında iki erkeğe ait DNA tespit edildi, şüpheli ölüm olduğu açıktır. Gülistan Doku dosyasında ise yıllar sonra yeni görüntüler ortaya çıktı. Verdiğim demeçte yanıltıcı bilgi yoktur, suçlamayı kabul etmiyorum” dedi.
Şeker’in avukatları da davada suçun maddi unsurlarının bulunmadığını belirterek beraat talep etti.
Savcı, esasa ilişkin mütalaa için süre istedi; mahkeme duruşmayı 7 Kasım’a erteledi.
KADIN PLATFORMUNDAN TEPKİ
Duruşma öncesinde Mersin Kadın Platformu, adliye önünde basın açıklaması yaptı. Platform adına konuşan Hatice Şahin, davanın yalnızca bir kişiye değil, kadınların mücadelesine yöneldiğini söyledi.
Şahin, “Bu dava, kadın cinayetlerini örtbas edenlerin korunması anlamına geliyor. Biz kadın katillerinin yargılanmasını istiyoruz” dedi.
