Suriye'de yönetimi devralan Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara ile Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Abdi arasında imzalanan ve aralık ayına kadar entegrasyonun tamamlanmasını öngören 10 Mart anlaşması sürecinde kriz yaşanıyor. Şam ve Rojava yönetimleri arasında yapılan ikinci tur görüşmelerin durması üzerine cephe hatlarında hareketlilik arttı. Şam'a yakın kaynaklar, Kuzeydoğu Suriye'ye yönelik olası bir askeri operasyon ihtimalini gündeme getirirken, PYD kanadı Şam yönetiminin diyalog kapısını kapattığını savundu.
GÖRÜŞMELER SEBEPSİZ KESİLDİ
Al-Monitor’a konuşan PYD Yürütme Konseyi Üyesi Aldar Halil, Şam ile yürütülen temasların herhangi bir gerekçe gösterilmeden durdurulduğunu belirtti. Entegrasyon konusunda Şam'a 70 kişilik bir liste sunduklarını ancak dönüş alamadıklarını ifade eden Halil, süreci şöyle anlattı:
"Şara, Trump ile Washington’da görüşmeden önce ilerleme varmış gibi göstermek istedi. DSG’nin bir tümen ve üç tugayla entegrasyonunu kabul ettiklerini söylemişti. İç güvenlik güçlerimizin İçişleri Bakanlığı’na bağlanması, genelkurmay başkanının Kürt olması gibi maddelerde uzlaşma sağlandı. Ama bu toplantıdan sonra hiçbir geri dönüş olmadı. Zaman kazanmaya çalışıyorlar ve imza atmaktan kaçınıyorlar."
ENTEGRASYON VE YÖNETİM MODELİ
Krizin temelinde, yaklaşık 70 bin kişilik SDG gücünün yeni ulusal orduya entegrasyonu ve yönetim modeli tartışmaları yatıyor. Kürt tarafının "ademi merkeziyetçi" bir yapı talebine karşılık, Colani yönetiminin merkeziyetçi yapıda ısrarcı olduğu ve daha önceki esnek tavrından geri adım attığı belirtiliyor. Bu süreçte Rakka-Tabka bağlantısının kesilmesiyle bölgede temel ihtiyaçlarda sorunlar yaşandığı bildirildi.
ŞAM AYRILIĞI TEŞVİK EDİYOR
Aldar Halil, Şam yönetiminin uygulamalarıyla Kürtleri fiilen ayrılığa ittiğini öne sürdü. Nüfus kayıtları, eğitim ve resmi işlemler konusunda yaşanan sıkıntılara dikkat çeken Halil, "Yeni doğanlar nüfusa kaydedilemiyor, okullar kapalı, diplomalar tanınmıyor. Bize verdikleri mesaj şu: 'Suriye’den ayrılın'" ifadelerini kullandı. Öte yandan gelişmelerin, Ankara'nın İmralı ile yürüttüğü temaslarla paralel ilerlediği ve SDG'nin Arap bölgelerinden çekilmesi konusunun masada olduğu iddia edildi.
