Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının ardından Parti Sözcüsü Ömer Çelik, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Suriye'deki gelişmeleri değerlendiren Çelik, Demokratik Suriye Güçleri'nin (SDG) durumuna ve ülkedeki tehdit unsurlarına dikkat çekti. "Terörsüz Türkiye" sürecinde hedeflerinin açık olduğunu vurgulayan Çelik, "Herkes açısından doğru olan yol, 10 Mart Anlaşması’nın uygulanması ve silah bırakmanın sağlanmasıdır. Terör örgütü silah bırakıp Şam'a entegre olmalı. SDG varlığını sona erdirmeli" ifadelerini kullandı.
SURİYE'DE ÜÇ TEHDİT
Suriye'nin kendi içerisinde üç temel tehditle karşı karşıya bırakıldığını belirten Çelik, bunları şu şekilde sıraladı:
"Birincisi, Lazkiye bölgesinde 'Esad artığı' bir takım unsurların mevcut Suriye yönetimine karşı kalkışma planlamasıdır. Bunlar Alevi ve Şiilerin hakkını savunmak iddiasıyla terör eylemi yapsa da, oradaki kardeşlerimizle bir ilgileri yoktur. Bunlar Esad'ın katliamcı rejimini diriltmek isteyen 'Şebbiha' unsurlarıdır. Alevi, Şii ve Nusayri kardeşlerimize dönük yanlış bir yaklaşım olursa biz bunun karşısında oluruz."
KÜRTLERİN KAZANIMI DEĞİL
Çelik, ikinci tehdit olarak güneyde Dürzi toplumunu temsil etmeyen "Siyonist yanlısı bir kanaat önderini" işaret ederken, üçüncü tehdidin ise SDG'nin faaliyetleri olduğunu kaydetti. Çelik, "SDG'nin yaptığı işi Kürtlerin kazanımı olarak sunması, tıpkı Lazkiye'deki ve güneydeki örnekler gibi yanlıştır" değerlendirmesinde bulundu.





