Onları çoğu zaman önemsiz, teknik ayrıntılar olarak görüp es geçeriz. Oysa bir noktanın yeri, bir virgülün varlığı veya yokluğu, tüm cümlenin anlamını altüst edebilir. Şu klasik örneği hepimiz biliriz: “Oku, babam geldi.” ile “Oku babam, geldi.” cümleleri arasındaki uçurumu düşünün. İlkinde heyecanla haber veren bir çocuk, ikincisinde ise emir veren bir baba vardır. Aradaki tek fark, o küçücük virgüldür.
Günlük hayatımızın vazgeçilmezi olan dijital iletişimde bu kurallar daha da önem kazanıyor. Kısa mesaj yazarken kullandığımız kısaltmalar ve noktalama eksiklikleri, karşımızdakine yanlış bir izlenim verebiliyor. Büyük harf kullanmadan yazılan bir cümle, ilgisizlik olarak algılanabilir. Ünlem işaretiyle bitirilmemiş bir tebrik mesajı, samimiyetsiz görünebilir. Hatta noktalı virgül (;) yerine yanlışlıkla koyduğumuz bir virgül, karmaşık bir düşünceyi anlaşılmaz hâle getirebilir.
İmla kuralları, bir nevi trafik işaretlerine benzer. Nasıl ki trafikte yeşil ışık “geç”, kırmızı ışık “dur” derse, nokta bir cümlenin bittiğini, virgül ise nefes alacağımız yeri gösterir. Bu işaretler olmadan okumak, trafik işaretleri olmayan bir kavşakta araba kullanmaya benzer; kaos ve kaza kaçınılmazdır. Okuyucu, cümlelerin nerede bittiğini, vurgunun nereye yapıldığını anlamakta zorlanır. Bu da iletişim kazalarına, yanlış anlaşılmalara ve hatta gereksiz tartışmalara yol açar.
Elbette dili canlı bir organizma olarak kabul edip, özellikle samimi ortamlarda esnek davranabiliriz. Ancak unutmamalıyız ki imla, sadece bir “kural” meselesi değil, aynı zamanda bir saygı meselesidir. Karşımızdakine “Sana ve düşüncelerine o kadar değer veriyorum ki, seninle iletişim kurarken mesajımı en anlaşılır ve düzgün şekilde iletmek istiyorum.” demenin en zarif yoludur.
Sonuç olarak, kelimelerimiz ilişkilerimizi inşa eden tuğlalarsa, imla kuralları da onları sağlamlaştıran harçtır. Bir sonraki mesajınızı yazarken o küçük noktayı koymayı, o virgülü yerine yerleştirmeyi ihmal etmeyin. Çünkü kim bilir, belki de kaybettiğiniz o küçük nokta, aslında karşınızdaki kişiye kurtarıcı bir nefes aldıracak veya bir gülümsemeyi müjdeleyecektir.
İletişim, anlamın noktada değil, noktaların doğru konulduğu yerde başladığı bir sanattır.