Diyarbakır’ın Kulp ilçesinde doğa tahribatına karşı ekoloji örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin katılımıyla yürüyüş düzenlendi.
Yürüyüşte, “Asrın kabusu ve en büyük felaketi HES'ler, Sarım Çayı'nı kurutursa; Hayat susar, gelecek yok olur, doğaya sahip çık, Sarım'a ses ver”,
“Kurşun gibi Asbest adres sormuyor, ölüyoruz”, “8 bin yıldır yaşayan Birkleyn Mağaraları taş ocağı ile ölüyor” ve “Yaylamızda maden ocağı istemiyoruz” yazılı pankartlar taşındı.
Yüzlerce kişinin katıldığı yürüyüşte sık sık “Doğamız onurumuzdur (Xweza ya me rûmeta me ye),
“Diren direne kazanacağız” ve Doğa olmadan yaşam olmaz (Bê xweza jiyan nabe) sloganları atıldı.
“HUKUKSUZ ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜLÜYOR”
Yürüyüşün ardından kurum temsilcileri açıklamalarda bulundu.
Diyarbakır Barosu Çevre ve Kent Komisyonu Başkanı Ahmet İnan, doğa tahribatına izin vermeyeceklerini vurgulayarak, şirketlerin çalışmalarının hukuksuz biçimde yürütüldüğünü söyledi.
İnan, ÇED raporu olmadan yapılan çalışmaların yasaya aykırı olduğunu belirtti ve şöyle konuştu:
“Hesandin Yaylası için söylemek gerekirse ilk defa bir dosyada ÇED raporu kayboluyor. Çevre Kanunu madde 15 gereği ÇED kararı olmadan hiçbir çalışma yürütülemez. İdare Mahkemeleri bilirkişi raporlarına rağmen şirketlerin lehine karar veriyor. Bu hukuksuzluktan vazgeçmelerini bekliyoruz.”
“DOĞAYI KORUMAK ONUR MESELESİDİR”
DEM Parti Diyarbakır İl Eşbaşkanı Gülşen Özer, kentin birçok bölgesinde benzer doğa tahribatları yaşandığını söyleyerek, buna karşı mücadele edeceklerini belirtti.
Lice’nin Mizak Mahallesi Koçmarin mezrasından gelen Azize Alan, maden faaliyetlerinin yaşam alanlarını yok ettiğini ifade ederek, göçertme politikalarına karşı direneceklerini söyledi.
Kulp-Der Başkanı İflahattin Aslanhan ise doğayı savunmanın bir onur meselesi olduğunu vurgulayarak, “Bu onurlu mücadeleye herkesin katılması gerekir” dedi.
“DOĞA TALANI BİR SAĞLIK SORUNUDUR”
Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Veysi Ülgen, doğa tahribatının ciddi sağlık sorunlarına yol açtığını belirtti:
“Asbest ve kurşun kanserojen maddelerdir. Başka maddeler de çıkarılıyor ve onlar da kanserojendir. Biz çocuklarımıza temiz bir çevre bırakmak istiyoruz. Bu yıl doğa felaketi yaşandı. Doğa talanı bir sağlık sorunudur. Bunun derhal sona erdirilmesi gerekiyor. Yoksa daha büyük felaketlere yol açar.”
Yapılan konuşmaların ardından açıklama, “Doğa olmadan yaşam olmaz (Bê xweza jiyan nabe)” sloganı atıldı.
Otogar Kavşağı’ndan başlayan yürüyüş, Diyarbakır İdare ve Vergi Mahkemeleri önünde sona erdi.