Dersim'in Nazımiye İlçesi Müftülüğü, Hakis köyünde cami yapımı için özel mülkiyete ait bir alan belirledi. Ancak köyde yaşayan yurttaşlar, söz konusu alanın kendilerine ait olduğunu ve projeye rızalarının olmadığını belirterek, müftülüğün girişimine itiraz etti. Açılan dava Erzurum İstinaf Mahkemesi’nde görülüyor.
“CAMİ DEĞİL, KÖY ODASI VE SAĞLIK OCAĞI LAZIM”
Köy sakinleri, cami yapımına karşı olmadıklarını ancak ihtiyaçların öncelik sıralamasında yer almadığını vurguladı. “Herkes Alevi. Cami yerine cemevi yapılması daha anlamlı olurdu. Ama asıl ihtiyacımız su, yol, sağlık ocağı ve köy odası. Susuz evlerimiz var. Bunca ihtiyaç varken neden cami yapılıyor anlamıyoruz” görüşünü dile getirdi.
Bazı köy sakinleri, cami yapılmak istenen yerin geçmişte kendilerine ait bir değirmen olduğunu, 1994’te köy boşaltıldıktan sonra mülklerinin izinsiz şekilde yıkıldığını ve yerine cami inşa edildiğini öne sürdü. “Biz geri döndüğümüzde değirmen yıkılmış, yerine cami yapılmıştı. Biz onardık, hayvancılık yaptık, konuk evi yaptık. Tapumuz var ama müftülük geri vermiyor. Burası Allah’ın evi deniliyor, ama bizim tapulu mülkümüz.”
EZAN YAYINI VAR, CEMAAT YOK
Köyde cemaat olmadığını belirten bazı yurttaşlar ise şöyle konuştu: “Buraya imam gelmiyor çünkü cemaat bulamıyor. Ama hoparlörle ezan okutmak isteniyor. Cami isteyen varsa kendi arsasına yaptırsın. Tapulu arazimize el konulmasını kabul etmiyoruz. Biz huzur istiyoruz, cami değil.”





